Proust’tan Arta Kalanlar
01 Aralık 2021, Çarşamba
Aşağıdaki metin, Rebecca Comay’in October dergisinin 144. sayısında yer alan “Proust’s Remain’s” [1] başlıklı makalesidir. e-skop, Zeynep Baransel’in çevirisiyle bu makaleyi 4 ayrı bölümde yayınlamıştı. İlgililer, bir önceki kaynağa şuradan erişebilir. Proust, hafızasının çok zayıf olduğunu iddia eder ve her şeyi kayıt altında tutar. Mektupları (en az birkaç bin tane vardır) bedensel işlevlerinin detaylı dökümleriyle
- ODA: Edebiyat
Yorum yok!
“Anlatılan Şeylerin Çoğu, Kötülüktür, Krizdir, Yarılmadır…”
27 Kasım 2021, Cumartesi
1. Şuradan başlamak istiyorum: Yaygın bir anlayış ve o yaygın anlayışın da dile yansıyan bir betimlemesi var, “0 kötüdür!” veya “kötü insan, iyi insan” gibi. Bu ifadeler kötülüğün, kötü olarak nitelenen kişinin özüne ait olduğunu dile getiriyor. Kötülük denilen şey özsel midir? Oysa yaygın olarak hiç kimse kendini kötü olarak algılamaz, tanımlamaz. Kötülüğü ötekine ait
- ODA: Diğer şeyler, Edebiyat
Gilles Deleuze – Diyaloglar (İngiliz Amerikan Edebiyatının Üstünlüğünden) 1. Kısım
15 Ekim 2021, Cuma
Gitmek, kaçıp kurtulmak, bir çizgi çizmektir. Lawrence’a göre, edebiyatın en üstün nesnesi: «gitmek, gitmek, kaçıp kurtulmak… ufuğu geçmek, başka bir hayata girmek..» İşte Melville pasifiğin ortasında kendini böyle bulur. O gerçekten ufuğun çizgisini geçti. Kaçış çizgisi yersizyurdsuzlaşmaktır. Fransızlar bunun tam olarak ne olduğunu bilmezler. Tabii ki onlar da herkes gibi kaçar giderler, ama yalnızca kaçıp
- ODA: Edebiyat
Haruki Murakami – İmkansızın Şarkısı (5)
30 Nisan 2021, Cuma
Mektubuna teşekkür ederim, diye yazıyordu Naoko. Ailesi mektubu “bulunduğu” yere hemen göndermişti. Mektup almak onu üzmemiş, hatta, doğruyu söylemek gerekirse, çok mutlu etmişti. Ayrıca, tam da bana yazmanın artık zamanı geldiğini düşünüyormuş zaten, öyle diyordu. O zaman mektubu elimden bırakıp odamın penceresini açtım, ceketimi çıkarttım, yatağıma oturdum. Yakındaki bir güvercinlikten, güvercinlerin kuğurmaları bana kadar geliyordu.
- ODA: Edebiyat
Tezer Özlü – Bırakılmışlığın Tadı
27 Nisan 2021, Salı
Böylesi bir duyguyu şimdiye dek hiç algılamamıştım. Ne benim, ne de çevremin yaradılışıyla bağdaşmazdı. Ama gökyüzüne açık bir hücreyi anımsatan bu balkonda otururken, Storkwinkel’de çıplaklıklarından sıyrılmaya çalışan ağaçların tepelerine baktığımda, Berlin sokaklarının, Pazar günlerinin bırakılmışlığında esen rüzgâr tenime değdiğinde, birden yeni bir duygu oluştu. Kalkıyorum. Diğer evlere, diğer balkonlara bakıyorum. Tüm balkonlar, insanların birbirini göremeyeceği
- ODA: Edebiyat
Adonis: New york’a Mezar
25 Nisan 2021, Pazar
Adonis, 1986 yılında Paris’te tanıştığımız zaman Arap dünyasının ve Arap dilinin yaşayan en büyük şairiydi. Şimdi, 2012 yılında, dünyanın yaşayan en büyük şairidir! Benim de içinde yer aldığım bu tarih parseli içinde ve döneminde hiçbir şair onun kadar üç boyutlu yazınsal devrim yapamadı. Almanlardan Goethe Ödülü’nü aldığı, İsveçlilerin Nobel Ödülü’nü alamadığı 2011 yılında dünyanın yaşayan
- ODA: Edebiyat
Bohumil Hrabal, Gürültülü Yalnızlık (Prilis Hlucna Samota) B. II
24 Nisan 2021, Cumartesi
Otuz beş yıldır atık kâğıt presliyorum, bütün bu zaman boyunca mahzenime öyle çok güzel kitap boşaltıldı ki üç ambarım olsaydı üçü de dolardı. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda, bir gün presime bir sepet dolusu kitap boşaltıldı; ilk şoku atlatınca o biblo gibi kitaplardan birini açtım, Prusya kraliyet kütüphanesinin damgasını taşıyordu. Ertesi gün baştan aşağı deri ciltli
- ODA: Edebiyat
Simone de Beauvoir, Aşk Mektupları (23 Şubat 1947, 17 Mayıs 1947 arası)
21 Nisan 2021, Çarşamba
23 Şubat 1947, Pazar akşamı(Kaliforniya treni) Sevgili Nelson Algren, Mektubumu İngilizce yazmaya çalışacağım. Bu nedenle, lütfen dilbilgisi hatalarımı hoşgör, kelimeleri doğru anlamlarında kullanamasam da anlamaya çalış. Yazım da çok kötü oldu; çünkü trende yazıyorum. Senden ayrıldıktan sonra, otele gidip makaleyi bitirdim, galiba pek iyi olmadı; ama o kadar da önemli değil. Sonra şu Fransızlarla akşam
- ODA: Edebiyat
Samuel Beckett, Hiç İçin Metinler (s. 10-11)
18 Nisan 2021, Pazar
Mezarlıklar kötü şeyler çağrıştırmıyor bende, hava almam gerektiğinde, başka yerlerden daha çok, orada hava almayı yeğliyorum. Birbirine karışmış toprak ve çimen kokuları hiç de kötü gelmiyor burnuma, belki biraz mayhoş, biraz yapışkan ama canlıların ayak, diş, koltuk altı, kıç, kaygan penis uçları ve düş kırıklığına uğramış yumurtalıklarından yayılanlara oranla kat kat güzel bence. Babamın kalıntıları
- ODA: Edebiyat
Sigmund Freud’un Cinsel Tekbenciliği (*)
14 Nisan 2021, Çarşamba
B. FRIEDAN’dan çeviren: Doç. Dr. Mine Tan Her şeyin Sigmund Freud’la başladığını söylemek biraz yanlış olur. Gerçekte Amerika’da bu iş 1940’lardaki tam anlamıyla başlamamıştı. Kaldı ki bu başlangıç da daha çok bir sonucun engellenmesi niteliğini taşıyordu. Kadınların hayvan olduğu, biraz aşağılık insanlar olduğu, erkek gibi düşünme yeteneği bulunmadığı, erkekleri doğurmak ve onlara, hizmet etmek için
- ODA: Edebiyat