Sartre'la karşılaştığım zaman, her şeyi kazandığıma inanmıştım. Onun yanında benim kendimi gerçekleştirmem başarısızlığa uğrayamazdı. Şimdi kendi kendime şunu söylüyorum: Kurtuluşu bir başkasında görmek, yıkılmanın en güvenli yoludur
İnsanların bakışlarına bile dayanamıyorum, insan düşmanı olduğumdan değil, ama insanların bakışları, çevremde bulunmaları, öylesine oturup bakmaları, bütün bunlar benim için dayanılır gibi değil.
Şunu itiraf etmek gerekiyor ki, yaşamın güçlüklerinden geçerek gelen, harcadığı çabayla bataklıktan kendini kurtaran, tüm zorlukları geride bırakıp yüksek bir düzeye ulaşan biri, yaşamın iyi ve kötü yanlarını herkesten iyi bilir.
Ben cesur değilim. Yalnızca korkmanın, yapmaktan korkmadığım şeyleri yapmama engel olmasına izin vermiyorum.
Sylvia Plath bu şiiri, Devon'da sakin bir pazar, köyüne taşındıktan kısa bir süre sonra yazmıştı. İlk kez yazabileceği kendine ait bir odası vardı. “Tüm ruhum muazzam bir şekilde genişledi,” diye yazmıştı annesine, —evi bahçeden, o yaşayan şiirden büyük, "şeftali renkli glayöller, sıcak kırmızı, ve sarı zinya çiçekleri" ile doldururken.
Yedi sekiz yaşımdan bu yana istemiş olduğum şeyde başarıya ulaştım. Hangi ölçüde başarıya ulaştım onda? Bunu bilemem, ama istediğimi yaptım, dinlenen, okunan yapıtlar verdim. Bundan dolayı öleceğim an, birçok insan gibi şöyle diyerek ölmeyeceğim:

Bir Kimsenin “Ne” Olduğu Üzerine

ve son olarak büyük zihinsel yetenekler, onlara sahip olan kişileri, öteki insanlara ve o insanların uğraşlarına yabancılaştırırlar, çünkü kişi kendinde ne çok şeye sahipse başkalarında o kadar az şey bulabilir.
İngiliz psikiyatr R.D. Laing bir yerde insanların korktuğu üç şey vardır diye yazmıştı: ölüm, diğer insanlar ve kendi zihinleri. Kendi zihninden ölesiye korkan biri olarak onunla bir an bile baş başa kalmaktan eskiden beri korkmuşumdur.
Görüldüğü gibi her yerde tuhaf denilebilecek bir şekilde orijinaline benzeyen bir evrende yaşıyoruz. Şeyler harıl harıl kendi ikizlerini üretmeye çalışıyorlar. Ancak geleneklerin iddia ettiği gibi bunun anlamı şeylerin ortadan kalkacağı türünden bir sonuç değildir çünkü şeyler artık ölümsüz kılınmışlardır. Tıpkı "funeral homes"un (cenaze işleriyle ilgilenen şirketler) ölüyü gömülmeden önce, makyajla, modelin yaşarkenki görünümünden daha doğal ve mütebessim hâle getirmeleri gibi.

Frida Kahlo’nun gardırobu

Ölümünün ardından Frida Kahlo'nun eşyaları, yaşamı boyunca evi olan Mexico City'deki La Casa Azul'da (Mavi Ev) kilit altında tutuldu. Yarım yüzyıl sonra, giysi, mücevher, kozmetik ve diğer kişisel eşyalarından oluşan koleksiyonu keşfedildi.