John Freeman’ın ünlü isimlerle yaptığı söyleşilerden oluşan 1959 tarihli Face to Face adlı programın 1. sezon 8. bölüm konuğu olan Carl Gustav Jung, yaklaşık 40 dakika boyunca akademik tartışmalara neredeyse hiç girmeyerek, sadece kendisini büyük bir samimiyetle anlatıyor; torunlarından, okul hayatından, güçlü ve büyük oluşundan ve karıştığı kavgalardan, parasızlığından, eğitiminden, neleri okumayı sevdiğinden, Freud ile
Ernst Gombrich’in yazdığı Sanatın Öyküsü on altıncı baskısını yapmış durumda. İlkel mağara resimlerinden günümüzün deneysel sanatına dek sanat mefhumuna giriş açısından rakipsiz bir eserdir bu kitap. Sanat dalında dünyanın en çok satan bu kitabı ilk kez 1950’de yayımlandı ve 24 dile çevrildi. Kariyerinin büyük bölümünü Londra’daki Warburg Enstitüsü’nde geçiren Gombrich yirmiden fazla kitap yazdı ve
Temel felsefeniz, her koşulda hayatın anlamı olduğu yönünde ama ortada bir umutsuzluk ve çaresizlik olduğunda anlamı bulmak ne kadar kolaydır? İzin verin size çaresizliğin bir bakıma garip bir tanımını yapayım, matematiksel denklem şeklinde açıklanabileceğini iddia ediyorum. Ç = AÇ – A. Peki ne demektir bu? Çaresizlik, Anlam olmadan Acı Çekmektir. Erkek ya da kadın bir
Clark Gable namında bir Amerikan artisti vardı bizim zamanımızda. Bildiniz mi? Evet, adını duymuşsunuzdur, işte o. Tıpkı işte bu artist gibi rol kesmeye Klark çekmek tabir olunur. Ama bunun bir usulü var, gayetle hüner ister. Mesela, bir kadını gözünüze kestirdiniz farzedelim. Bir fırsatını bulup kadının karşısına geçeceksiniz, kaşınızın birini yukarı, ama ta yukarı kaldıracaksınız. bu
Ne yapmak gerek peki? Sağlam bir arka mı bulmalıyım? Onu mu bellemeliyim? Bir ağaç gövdesine dolanan sarmaşık gibi Önünde eğilerek efendimiz sanmak mı? Bilek gücü yerine dolanla tırmanmak mı? İstemem! Herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım Le Bret? Sonradan görmelere övgüler mi yazmalıyım? Bir bakanın yüzünü güldürmek için biraz şaklabanlık edip, Taklalar mı atmalıyım? İstemem! Eksik
Neşet Ertaş, Türk halk ozanı ve halk müziği şarkıcısı. Abdallık geleneğinin son büyük temsilcisi. Yaşar Kemal, Ertaş’ı “Bozkırın Tezenesi” olarak adlandırmıştır. Çocukluk dönemi (İlk yılları) Babası bağlama ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne Ertaş’tır. 8 yaşına kadar doğduğu köy olan Kırtıllar Köyü’nde yaşamış, sonrasında ailesi ile birlikte İbikli Köyü’ne yerleşmişlerdir. 12 yaşındayken annesi Döne’yi kaybetmiştir. Babası
The Civil Wars iki kez Grammy’e aday olmuş, şarkıcı ve söz yazarı Joy Williams ve John Paul White’tan oluşan ikili. İkili Nashville, Tennessee’de tanışmış ve birlikte şarkı yazmaya başlamıştır. 2009’da kayıt yapmaya başladılar ve grup ilk canlı performansını 2009 yılında Nashville’da bir kafede yaptı. Grup stüdyo albümü yayınlamadan önce Live at Eddie’s Attic adlı bir

Murcof – Rostro

Doğum: 26 Temmuz 1970 (46 yaşında), Tijuana, Meksika Müzik grubu: Nortec Collective (şu tarihten beri: 2001) Çalıştığı müzik şirketleri: The Leaf Label, Blue Note Records

Googoosh – Lalaei

O, 1970’li yıllarda İran’ın en sevilen kadın şarkıcısıydı. Onlarca albüm çıkardı, 500’den fazla filmde oynadı. Ancak 29 yaşında ve kariyerinin zirvesindeyken, ülkesinde rejim değişti. İran’ın yeni yönetimi, önce şarkılarını yasakladı, sonra onu, “evlilik dışı bir ilişki sürdürdüğü” gerekçesiyle hapse attı. Dönemin tüm sanatçıları yurt dışına kaçtı. Fakat o, bütün yaşadıklarına rağmen ülkesinde kalmayı tercih etti.