Her teknoloji – tıpkı yeni bir aşk gibi – doğduğunda sonsuz olasılığın coşkusuyla parıldar. Karanlık tarafları ve nihai çöküşü, çılgınca iyimser bir ruh hali için anlaşılmazdır ve biz de her zaman, güçlü bir devrim vaadiyle kültürün manzarasını süpüren bu yeni ortama kapılırız. Çığır açan astronom Caroline Herschel’in yeğeni olan polimat John Herschel, fotoğraf kelimesini 1839

Walt Whitman — Mutluluğa Dair

“Mutluluk nedir? …o kadar olanaksız, sadece bir nefes kadar kısa, kaybolan bir belirti.” Virginia Woolf  “Birisi doğrudan ruh hakkında yazamaz” dedi. “Onu görür ve yok olur.” Yani mutluluk da bozulduğunda parçalanan ruh kadar kaygandır. Filozoflar, bin yıldan beri mutluluğun doğasını düşünmüş, psikologlar da varoluşsal yapı taşlarını ortaya çıkarmaya ve aşamalarını belirlemeye çalışmışlardır. Ama yine de
1950’lerin sonuna doğru Lois Sorrells Beckwith adındaki genç bir kadın, kendini pek çok kitap kurdunun yaşadığı durum içinde buldu: yazara aşık olmak; ancak o yalnızca yazarın yazım şekline değil, yazarın kendisine de aşık olmuştu. Jack Kereoac’u kendisine delice aşık eden kitap, o dönem yeni yayınlanmış olan “Bodrumlar” isimli romandı. Ancak Lois çok az kitap okurunun yapabileceği şeyi
Ressamların ve onların eserleri hakkında görüş belirten sanat eleştirmenlerinin arasında zaman zaman tansiyonun yükseldiği bir sır değil. Pek çok ressam her ne kadar eleştirileri umursamadıklarını söylese de, bu eleştirileri az çok umursadıkları pekâlâ ortada. Sonuç olarak hiçkimse çalışmalarının yanlış yorumlanmasına ya da haksız bir şekilde eleştirilmesine tahammül edemez. Bazı ressamlar eleştirilerle daha iyi başa çıkarken
Londra metrosu uçsuz bucaksız tünelleriyle 150 yıldan fazla süredir Londralıların ulaşımını sağlıyor. Fotoğrafçı Bob Mazzer hayatının 40 yılını, banliyödeki evleri ile şehir arasında gidip gelenleri fotoğraflamakla ve oluşan alt kültürü görselleştirmekle harcadı. Eski işi sinema makinistliği olan birisi gece geç saatlerde metroda olan Bob’u, etrafı cast ekibiyle sarılı bir biçimde buldu. Mazzer’ın çalışmaları 1980’lerde “Royal
Rorschach mürekkep lekesi testi, (Rorschach tekniği, mürekkep lekesi testi olarak da bilinir), deneklerin algılarını mürekkep lekelerini kullanarak analiz eden psikolojik bir testtir. Bazı psikologlar, bir kişinin kişilik özellikleri ve duygusal işleyişini incelemek için bu testi kullanır. Özellikle hastalar kendi düşünme süreçlerini açıkça anlatmak için isteksiz olduğu durumlarda altta yatan düşünce bozukluğu tespit etmek için kullanılır.
Otobüs çizgi romanları ilk kez 1978 yılında Heavy Metal dergisinde yayımlandı ve yedi yıl boyunca düzenli olarak yer aldı. Otobüsünü bekleyen bir adamın basit, sıradan hikâyesinden başlayan çizgiler, şehirlerin gerçeküstü labirentlere dönüştüğü ve şaşkınlığın her an her köşede kol gezdiği tuhaf ama bir o kadar da komik bir dünyaya doğru hızla ilerler. Kirchner’in tuhaflık duygusunu
Paris’te ünlü Drouot mezat salonunda, 17 Kasım Perşembe günü saat 2.30’da, 110 tane Fikret Muallâ imzalı resmin satışa çıkarıldığını duyan meraklı bir kalabalık, saatler boyunca hızlı artırmalara tanık oldu. Aslına bakılırsa Paris’in göbeğinde 110 tane resmin birden satışa çıkarıldığını öğrenenler fiyatların tepe taklak düşeceğini sanmış olabilirlerdi. Hiç de öyle olmadı, fiyatlar tırmandı, sert çekişmeler içinde
Bu metin, felsefede metafizik geleneğe dayalı logosentrik yapısalcı yaklaşım karşısında, Derrida’nın yapı-sökümünün, sanat alanında merkeziyetçi ve temsilci yapının kırılmasındaki önemli isimlerden Artaud ile paralelliğine değinerek, felsefe ve sanat (teori ve pratik) arasındaki ilişkiyi hatırlatmaya yöneliktir. Derrida üzerine bir metin pratiği, oldukça ironik bir durumu da beraberinde getirmektedir. Bu ironik durumu, bu çalışma bağlamında destekleyen bir