Bu metin, felsefede metafizik geleneğe dayalı logosentrik yapısalcı yaklaşım karşısında, Derrida’nın yapı-sökümünün, sanat alanında merkeziyetçi ve temsilci yapının kırılmasındaki önemli isimlerden Artaud ile paralelliğine değinerek, felsefe ve sanat (teori ve pratik) arasındaki ilişkiyi hatırlatmaya yöneliktir. Derrida üzerine bir metin pratiği, oldukça ironik bir durumu da beraberinde getirmektedir. Bu ironik durumu, bu çalışma bağlamında destekleyen bir