Shakespeare‘in her şeyi değiştirdiği ileri sürülür. Bu doğru olsa bile, Shakespeare’in mirası olarak adlandırdığımız edebiyat Shakespeare’e ait olmayabilir. İşte bu yüzden, hala, o efsanevi sonelerin ve oyunların yazarının tek bir adam -yani Shakespeare- olup olmadığına dair o eski soruyu sormaya devam ediyoruz. Şu anda yazarlık tahtına oynayan üç isim vardır: “Startford” (Stratford-upon-Avon Kasabasındaki adam ya da Geleneksel Shakespeare) “Oxford” (Edward de Vere, 17. Yy Oxford Kontu) ve “Ignatus” (İsimsiz ve kimliği belirlenmemiş üçüncü bir şahıs)
Namı Diğer Shakespeare: Yazarlık Sorusuna Bilimsel Bir Yaklaşım adlı kitabında Stanford astrofizikçisi Peter Surrock – yeteneklerini edebiyat aşkı ve problem çözmeye karşı duyduğu merak olarak sıralayan – bilimsel düşünme yönteminin yalnızca bilimsel problemler için değil, diğer problemleri çözmede de kullanılması gerektiğini söylüyor ve bilimsel prensipleri dört yıllık bu ihtilafa uyarlayarak şöyle yazıyor:
Shakespeare’in yazılarının ona ait olup olmadığı sorununa dair neden başka bir kitap daha? Çünkü “Shakespeare” olarak tanıdığımız yazarın kimliği bugün hala tam anlamıyla bilinmemektedir. Pek çok İngiliz edebiyatı profesörü, onun aynı adla Stratford-upon-Avon’da doğup öldüğüne inanmayı sürdürüyor. Ancak bu iddiaya karşı çıkan, sayıları her geçen gün artan bir grup bağımsız profesör de var. Bu bilginler topluluğu bağımsız bilginlerin hatasını tespit edememiştir. Aynı şekilde bağımsız bilginler de ilk grubun yanıldığını ispatlayamamıştır. Bu nedenle yazarlık sorunu hala çözülememiştir.
Tür ve biçimiyle oldukça alışılmadık olan kitapta farklı yeteneklere ve bakış açılarına sahip dört karakter yer alıyor – Shakespeare olan Shakespeare, inançlı Shakespeare, şüpheci Shakespeare ve bilimsel süreci değerlendirecek olan iki objektif katılımcı. Kitap, ‘kendi macera romanını seç’ ve kritik düşünme biçiminizi harekete geçirecek ‘Saçmalık Fark Etme Alet Çantası’ bölümlerinden oluşuyor.
Kitabın kritik düşünme sürecine katkısına ek olarak, aşağıda, tarihteki büyük zihinler tarafından kritik düşünce sürecinin önemine vurgu yapan ve daima şüpheci davranmamız gerektiği önerisinde bulunan 11 adet sözü sizin için derledik:
Ne ile ilgili olursa olsun tüm inançlar bir noktada yalnızca teoridir.
(Stephen Schneider)
Seninle aynı şeyi düşünmüyor diye bir başkasını kınama; ikiniz de yanılıyor olabilirsiniz.
(Dandemis)
Yalanlamak ve reddetmek için okuma.
İnanmak ve her şeyi kabullenmek için de okuma. Konuşmak ve nutuk çekmek için de okuma. Tartmak, kıyaslamak ve düşünmek için oku!
(Francis Bacon)
Kendi hipotezine sakın ola ki aşık olma.
(Peter Medawar)
Bir kimsenin bilgiye sahip olmadan teori oluşturması çok büyük bir hatadır.
Zira kişi gerçeklere uygun olarak teorisini değil; teorisine uygun olarak gerçeği değiştirecektir.
(Arthur Conan Doyle)
Bir teori bütün gerçeklikleri açıklamaya girişmemelidir; çünkü bazı gerçeklikler yanlıştır.
(Francis Crick)
En ilginç olan şey akla yatmayandır.
(Richard Feynman)
Bir hatayı yok etmek, çoğu zaman, yeni bir doğru ya da gerçek bulmak kadar iyidir; hatta bazen, daha iyidir!
(Charles Darwin)
Başınızı belaya sokan şeyler bilmedikleriniz değil, doğruluğundan emin olduğunuz ama aslında doğru olmayan şeylerdir.
(Mark Twain)
Cehalet yanılgıdan daha iyidir; yanlış olan şeye inanana göre hiçbir şeye inanmayan kişi hakikate daha yakındır.
(Thomas Jefferson)
Tüm gerçekler üç aşamadan geçer. Önce alaya alınırlar; sonra kendilerine şiddetle karşı çıkılır ve son olarak ise doğruluklarının çok açık olduğu ilan edilir.
(Arthur Schopenhauer)