tabutmag

  • Forum
  • Edebiyat
  • Görsel Sanatlar
  • Sinema
  • Müzik
  • Tiyatro
  • Diğer Şeyler
  • Arka Oda
    • Siparişler
    • İndirmeler
    • Adres
    • Hesap Detayları
  • No products in cart.

Charles Bukowski’nin Yazın üzerine düşünceleri ve onun günlük çılgın rutinleri

05 Mart 2015, Perşembe / Published in Edebiyat

Charles Bukowski’nin Yazın üzerine düşünceleri ve onun günlük çılgın rutinleri

“Yazmak, güzel bir kadınla yatağa girildikten sonraki gün kadının uyanıp cüzdanından bana bir avuç dolusu para vermesi gibi”  

Yazın üzerine Meşhur Öğütler derlemesine katkıda bulunan, elbette; hayatın anlamına dair cesaretlendirici bakış açılarıyla gururlu sinizmin ve güçlü pesimizmin meraklı varlığı Charles Bukowski’den başkası değil.

“İşte Günışığında Böyleyim – Röportajlar ve Karşılaşmalar 1963-1993”de Buk yazmanın getirilerini yüceltiyor; bu anlamda “Bir sürü delikanlıya öğütler” şiirindeki gibi şairin aklına giden kaçınılmaz yolu ve hikayenin arka planını öğrenmiş bulunuyoruz. Meşhu “Demek bir yazar olmak istiyorsun” şiirindeki konuyu açımlamadan yıllar önce, Borges’un “yazmak keyifli bir tembelliktir” düşüncesi ile Bradburry’nin “Ya keyifle yazacaksınız ya da hiç yazmayacaksınız” ısrarını dile getirmiştir. Bu mesaj, elbette, Buk’ın kaba ve samimi imzasıyla ulaştırılmıştır:

Yazmak hiç de  iş yapmaya benzemez. İnsanlar bana yazma sorunu çektiğini söylediklerinde, doğrusu buna şaşırıyorum çünkü bana göre yazmak, bilindik bir dağdan aşağı doğru yuvarlanmak gibidir.  Özgürleşmektir. Tadı çıkarılasıdır. Bu bir ödüldür ve yapmayı sevdiğiniz şey için size ödeme yapılır.

Yazıyorum çünkü içimden geliyor – ve bunun için bana ödeme yapılıyor. Bir keresinde birine şunu demiştim; Yazmak, güzel bir kadınla yatağa girildikten sonraki gün kadının uyanıp cüzdanından bana bir avuç dolusu para vermesi gibi. Kesinlikle bu parayı kabul edeceğim.

Konu, Buk’ın günlük rutininden açıldığında gülüyor ve söyledikleriyle olağandışı yazarların günlük rutinleri listesine kendi adını ekletiyor:

Asla sabahları yazmam. Sabahları uyanmam bile. Geceleri içerim. Saat 12ye kadar yatakta durmaya çalışırım – bu da öğlene tekabül ediyor. Genelde eğer daha evvel kalkmam gerekiyorsa, gün boyunca kendimi kötü hissederim. Saate bakarım, eğer 12yse kalkarım ve güne başlarım. Bir şeyler yerim, uyandıktan sonra genellikle yarış pistine giderim. At yarışı oynarım ve eve geri dönerim. Linda bir şeyler pişirmiş olur, biraz sohbet eder, yemek yer ve içeriz birlikte. Daha sonra yukarı çıkarım elimde birkaç şişeyle ve saat dokuz buçuk civarlarında yazmaya başlarım. Bu kadar.

 

Çev: Hande Karataş
Maria Popova

Kaydet

Tagged under: Charles Bukowski

What you can read next

Canlı bir ölüm ilanı: Faulkner’ın kendisi için yazdığı mezar yazıtı
Sylvia Plath – Günlükler (Kasım 1955 – Nisan 1956)
John Steinbeck’in çarpıcı ve unutulmaz nobel ödülü konuşması
Abone Olun
Giriş
Bildir
guest
guest
0 Yorum
Satır içi geri bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
  • Tarkovski İtalya’da: “Kimseye Başkasının Kültürünü Öğretemezsiniz”18 Şubat 2025
  • Jacques Lacan: Yorumdan Aktarıma9 Şubat 2025
  • Gecikmeye övgü: Zaman nereye gitti?28 Aralık 2024
  • Ulus Baker: Dostoyevski’den Sokurov’a23 Aralık 2024
  • Ulus Baker: Dostoyevski ve Tarkovski23 Aralık 2024

Kurumsal

Hakkımızda

Künye

Ekibimiz

Yardım

Havale - EFT Bildirimi

Reklam / İş birliği

İletişim

Kategoriler

Edebiyat

Görsel Sanatlar

Sinema

Müzik

Tiyatro

Diğer Şeyler

Yayınlar

Video —yakında!

Ses —yakında!

Podcast —yakında!

Dükkan

Dergi —Gazete

İmzalı Kitaplar

Posterler

Diğer Ürünler

Metin ve görsellerin tamamı, (illustrasyon ve tasarımlar) kaynak gösterilse dahi başka alanlarda kullanılamaz, kopyalanamaz. Yalnızca söz konusu çevirinin ya da taramaların bir kısmını kopyalayabilir ve çevirinin ya da taramanın olduğu sayfaya geri bildirimde bulunabilirsiniz. Tüm soru ve düşünceleriniz için iletişim sayfalarımızdan bizlere ulaşabilirsiniz.

Made with ♥ by TBTCREATIVE © 2024 tabutmag.com

TOP wpDiscuz