“Dışavurumunu yaygın olarak vicdan diye adlandırdığımız ruhsal varlık bir tarafıyla doğruyu, bir tarafıyla da yanlışı işaret eder ve onun gösterdiği yönleri takip ederken bunun farkına varmayız.” Isaac Asimov, uzay keşfi konusunda kendisini azarlayan bir okuyucuya 1969 yılında verdiği bir cevapta şöyle diyor; “Amerika Birleşik Devletleri’nin insanları, uzay programlarına harcadıkları para kadar içkiye de para harcıyorlar”.
“Sanat herhangi bir şey değildir – bir vasıtadır.” Günümüzün meşhur filozofları tarafından yapılan felsefe tanımları ve tarihin en büyük zihinleri tarafından yapılan bilim tanımlarından sonra; insanlığın daha belli belirsiz bir alanına dönebiliriz. Size antik çağlardan günümüze meşhur sanat tanımlarından birkaçını sunuyoruz. Henry James; The Middle Years adlı kısa hikâyesinden: Karanlıkta çalışıyoruz – yapabildiğimiz şeyleri yapıyoruz
“En önemli bilgi, yaşamınızı yönlendirme şeklinize rehberlik eden bilgidir.” 15 Mart, 1884’de Leo Tolstoy (9 Eylül, 1828 – 20 Kasım, 1910) günlüğüne şöyle yazmıştı: Kendime bir okuma yörüngesi oluşturmalıyım: Epictetus, Marcus Aurelius, Lao-Tzu, Buddha, Pascal, Yeni Ahit (İncil). Bu bütün insanlara gereklidir. Böylece, “tüm zamanların ve tüm filozofların en iyi olanlarından oluşan; yılın her günü
Sebebi yok. Buradayız. Hayat, mantığın ötesindedir. Sinirli bir genç kadın dünyanın en zeki adamına neden hayatta olduğumuzu sorduğunda, Einstein bu soruya beş satırlık keskin bir cevap ile karşılık vermişti. İçerisinde hayatın anlamına dair bir merak bulunduran bu soru, yıllar boyunca diğer büyük zekâlar tarafından da cevaplanmıştır: David Foster Wallace‘a göre bu tamamen bilinçli bir şekilde