Beni odana götür ve düz. Senin sözcük dağarcığında insanda arzu yaratan tarifsiz bir şeyler var. Philip Dick, Le Bal des Schizos Turning everything into reality Jimmy Cliff Gözaldatım, gerçek uzamın bir boyutunu yok eder ve onu baştan çıkarıcı hale getirir. Oysa tam tersine porno, cinselin uzamına bir boyut ekleyerek onu gerçek anlamda daha gerçek hale
Sonsöz: Modern hayatın eleştirisini kuramlaştırarak sorunun ne olduğuna işaret eden Baudrillard, hakikatin kendini hakikat olarak ifade etmediğini, zira simülakr’ın hakikatin kendisi olduğunu ifade etmiştir. Baudrillard ‘simülasyon evreni’ kuramını ortaya atarak içinde yaşadığımız dünya düzeninin durum tespitini yapmıştır. Ona göre gerçeğin göstergeye, toplumun kitleye, bedenin metaya, ihtiyacın imaja, gözlerimizin ise yalnızca ekrana döndüğü bu sistemde, bütün

Jean Baudrillard: Sır ve Meydan Okuma

Sır. Anlamı olmadığı için ifade edilemeyen, dalaşımda olduğu halde ifade edilmeyen şeyin baştan çıkarıcı, sırra vakfedici olma niteliği. Yani ben, ötekinin sırrını biliyorum, fakat bunu söylemiyorum; o da benim bildiğimi biliyor, fakat ortaya çıkarmıyor: İkisi arasındaki yoğunluk, bir sırrın sırrı olma durumundan başka bir şey değildir. Böylesi bir suç ortaklığının, gizlenen bir bilgiyle alakası yoktur.
Artık yalnızca orji ve özgürleşme simülasyonu yapmak, hızlanarak aynı yönde gidiyormuş gibi görünmek geliyor elimizden; oysa gerçekte boşlukta hızlanıyoruz, çünkü özgürleşmenin tüm hedeflerini çoktan ardımızda bıraktık. Syf10 (orji: her alandaki özgürlüğün patladığı an. Simülasyon: Gerçekten fiili olarak var olmayan bir şeyi, bir durumu bütün bileşenleriyle birlikte gerçekmiş ve fiilen varmış gibi gösterme durumu anlamına gelir.)