tabutmag Edebiyat, Sanat, Kültür, Şiir ve Kitap

  • Avlu
  • Dükkan
    • Dergi & Gazete
    • İmzalı Kitaplar
    • Posterler
  • Forum
  • İçerikler
    • Edebiyat
    • Görsel Sanatlar
    • Sinema
    • Müzik
    • Tiyatro
    • Diğer şeyler
    • Siparişler
    • İndirmeler
    • Adres
    • Hesap detayları
    • Şifremi unuttum
  • No products in cart.
01 Haziran 2019, Cumartesi / ODA Blog, Diğer şeyler, Sinema

KRZYSZTOF KIESLOWSKI (I’M SO SO) – KEYFİM ŞÖYLE BÖYLE

Keyfim Şöyle Böyle, Dünya Sineması’na benzersiz eserler bırakan yönetmen Krzystof Kieslowski hakkında bir belgesel. Bu ilgi çekici filmde hem yönetmenin kendisi hem de yakın çalışma arkadaşlarının izlenimlerine ve anılarına yer veriliyor. Sonuçta ortaya Kieslowski’nin etkileyici bir portresi çıkıyor.



Kieslowski’yi anlatan bir belgesel var: Krzysztof Kieslowski: I’m So-So…

Kırmızı’yı çekip sakin bir hayat sürmek için inzivaya çekildiği günlerde yapılmış,  Mayıs 1995’te.  Kieslowski’nin ölümünden bir yıl evvel.

Belgeseli çekenler Kieslowski’nin filmlerinde de çalışan kişiler.

Sinemayı bıraktıktan sonraki günlerinde Kieslowski’yle buluşup ekseriyetle filmleri, yaşamöyküsü üzerine söyleşiler yapıyorlar. Günlük yaşamına,  o gece gördüğü rüyaya dek uzanıyor konuşmalar. Bir ara söz yurt dışında geçirdiği günlere geliyor. Kieslowski, “Dışarıda asla mutlu değilim, daima eve dönmek istiyorum.” diyor.

Amerika’dan neden hoşlanmadığı sorulduğundaysa verdiği yanıt şöyle:  “Amerika hakkında sevmediğim şey, yüksek derecede kişisel tatminle karışık boş laf peşinde koşulması. Amerikalı menajerime nasılsın desem, bana ‘Son derece iyiyim.’ diye yanıt verir. ‘Okey’ ya da ‘İyi’ değil. ‘Son derece iyi’ olmalıdır.  Ben ‘Son derece iyi’ değilim.  Ben hiç de ‘İyi’ değilim.  İngilizce bir deyiş kullanmak gerekirse ‘I’m so-so’”

Filmde beni asıl etkileyense başka birşey:  Kieslowski’nin bakışları. Nasıl tarif edilir bilemiyorum.  Sinema yaşamının -belki de bütün bir yaşamının- sonuna gelmiş olduğunu farkeden bir büyük yönetmenin göz kapaklarının içine kaçıvermiş melankolik bakışları. Bir şeyleri sonsuza dek kaybetmiş olmanın farkına varmış bakışlar. “Ben kim miyim? Emekli bir yönetmen. Gerçek artık bu.” diyor bir yerde.

Ellerini yanaklarında gezdirip, çenesine bitiştiriyor. Parlayan gözleri kederli. Filmlerindeki meselelere içtenlikle inanan bir adamın kederi.


Nesimi Yetik, 15 Ağustos

ETİKETLER: Krzysztof Kieslowski

İLGİNİ ÇEKEBİLİR

Sylvia Plath – Günlükler (Temmuz 1950)
Paul Valéry
Samuel Beckett: Proust (10, 11, 12)

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

BU HAFTANIN ÇİÇEKLERİ

Georges Bataille – İç Deney (Bir Yöntemin ve Bir Topluluğun İlkeleri)

Georges Bataille – İç Deney (Bir Yöntemin ve Bir Topluluğun İlkeleri)

Ursula K. Le Guin, En Uzak Sahil (XII Çorak Diyar)

Ursula K. Le Guin, En Uzak Sahil (XII Çorak Diyar)

Ulus Baker —Sanat ve Arzu

Ulus Baker —Sanat ve Arzu

E-posta Aboneliği

tabutmag üzerinden tüm gelişmeler hakkında bilgi almak için e-posta adresinizi bizimle paylaşın.

Sorularınız mı var?

Telefon

(312) 803 1502

E-posta

hello@tabutmag.com

Sosyal

Instagram

Keşfedin

Hakkımızda

Künye

Ekibimiz

Yardım

Havale - EFT Bildirimi

Bize Ulaşın

tabutmag, tabutedebiyat adı altında 2001 yılında hayata geçirdiğimiz edebiyat, kültür ve sanat forumlarının desteklediği, tabutedebiyat’ın ilkelerini benimseyen bir sanat bildirgecidir. tabutedebiyat ise gücünü, yaklaşık 12 yıldır yazın alanında üretken, popüler edebiyatın dışında kalan ve kalmaya ısrarlı yeni nesil yazarların birbirleriyle girdiği etkileşimden alır.

Dönüşümün karşılığı, edebiyat, sinema, tiyatro ve görsel sanatlar alanında ilgililere nitelikli ve özgün içerikler sunmak olmuştur.

Bu etkileşimin bir parçası olmak, yazılarınızı, yorumlarınızı, ürünlerinizi, videolarınızı tabutmag sayfalarına göndermek isteyebilirsiniz, isteyin. Bu doğrultuda Atölye, herkesin içerik yüklemesine açıktır. Diğer nitelikli çevirileriniz ve çalışmalarınız için hello@tabutmag.com adresiyle temas edebilirsiniz.

ÜST